İLAHÎ NEFES

             Yüreğimizin en karanlık dehlizlerinde biriktirdik sevdalarımızı. Aşklarımızı, hayallerimizi, ümitlerimizi... Umuda az kaldı. Şafak sökmek üzere. Ondandır ki, hep ümitvârız karınca misali...Ümidi turfanda tutmak adına karanlığa kibrit çakmaya gelmişiz dünyaya… 

             Yüreğimizin en mahşeri yerinden yitip giden itibarımızı diri tutmak, şahlanan bir irfan, haykıran bir vicdanın sesi olmak için “Ağlayıp nalan edip düştük, yola tenha garip…"Bir ümit fısıltısı gibi, evrenin sırrını tek kelimeye indirmek sevdasındaki aşıklar misali, düştük ilim girdâbına biz!     

            İnsanlığın atası olan Hz. Adem babamızdan devir aldık biz bu mirası. Zifiri karanlık dünyayı aydınlatmak için âlemlere müjdeler fısıldayıp: “Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz”, der kâinâtın En Sevgili Hz. Muhammed Mustafâsı… O sevgiliden aldığımız feyizle “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum,der ilmin kapısı Hz. Ali.

             Bu buyrukla aşk uğruna, ilim irfan uğruna yola revân olan Âşık Yunusla kırk yıl bekledik kapısını Taptuk Emre’nin.  O’nun ruhundan ruhumaza akseden sadâ ile seslendik mazi derelerinden:

"İlim ilim bilmektir

İlim kendin bilmektir

 Sen kendin bilmezsin

Ya bu nice okumaktır ”

             Bu keskin dönemeçte ruhumuz bedenimize yenik düşerek, kor alevler kapladı ruhumuzun kuytularını. Vefânın ve sevdanın Şemsi seslendi ötelerden yine bize: “Gel, gel. Ne olursan ol! Yine gel! ”O hâcâletli yüzümüzle ilim dergâhında karanlık ve aydınlık arasındaki o ince çizgiyi, gecenin ve gündüzün süzülüşündeki o hassas ölçüyü, billûr bir yaprak, şeffaf bir perde, saydam bir yürekle: O aşk ve ilim mektebinde “Hamdık, piştik, yandık” Elhamdülillah…Niyazi Mısri misali yine düştük yola tenha garip. “Dide giryân, sîne biryân, akıl hayran bî haber… ”

            Uzak hayallerimiz, pembe mavisi düşlerimiz, sır dolu sözlerimiz, îlahi nefesimiz, otağlara, köylere, şehirlere, medreselere, pay-i tahtlara ulaştı. Dört yüz çadırdan cihangir bir imparatorluk meydana getirdi o kudretli kalemimiz ve billûr sesimiz.

             Fatih Sultan Mehmetle çağ kapatıp, çağ açan Ak Şemseddin, Molla Güranî biz. Nice kahramanlarla er meydanlarında; Malazgirt'te  Kosova'da, Varna'da, Mohaç'ta,  Mercidabık'ta, Ridaniye'de, Çanakkale'de ... destanlar yazan yine biz...

             Gittiği her yere; hoşgörü, adalet, huzur ve medeniyet götüren, hanlar, hamamlar, imarethaneler, medreseler, köprüler, camiler, kervansaraylar inşa eden, gönül imaretleri yapan Hacı Bayram-ı Veli, Hacı Bektaşi Veli, Somuncu Baba, Ebussuud Efendi, Pîrî Reis, Kâtip Çelebi, Mimar Sinan, Baki, Nabi, Fuzûli, Abdulhamit Han, Mehmet Akif, Necip Fazıl yine biz! Erguvan kokulu nevbahar, yerini savrulan hazan yapraklarına bıraktığında, tek dişi kalmış canavarın koca çınarı yok etmeye çalıştığında, vatanı kurtaran yine biz! Bilmem, hala tanımadınız mı bizi? Bizler kaybolan asırların ses geçidi, yitik umutların umudu, ruhların mimarı, doğruyu yanlıştan, iyiyi kötüden, güzeli çirkinden, haklıyı haksızdan ayırmakla görevli gönül erleriyiz...

            Âdem babamızın izinde, Hz. Muhammed’in sözlerinde, Mevlâna ve Yunus’un gönlünde, Sultan Alpaslan, Fatih Sultan Mehmet, Kanunî ve Yavuz Sultanların kılıcında, Abdülhamit’in adaletinde, latifçe, narince, ruhun imbiklerinden süzülüp, gelen o ilahî nefes. Biz muallimiz!

             Yüksek bir kalp hassasiyeti ile tomurcuk güllerimizi hoyrat esen cehalet rüzgârına kaptırmayan, vatanın ve bayrağımızın candan aziz olduğunu her körpe dimağa nakış nakış işleyen, mahâretli el, gizemli ses, tutkuyla sarıldığımız kor alevleri ellerimizle büyüten, gencecik evlatlarımıza şefkatle bakan, tutkuyla sarılan şeffaf bir perde, saydam bir yürek, uzak hayaller, pembe düşler, sayıklayan umuda yelken açan biz çileye talip umut melekleri, bizler öğretmeniz!

             Evet, var mısınız sizde karanlığa bir kibrit çakmaya?

24 Kasım Öğretmenler Günümüzü kutluyor, ebediyete  intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi rahmetle anıyorum.          

                                                                                                                       Mustafa NARİN

                                                                                                                Eğitim Bir-Sen Başkan Vekili